2 Temmuz 2009 Perşembe

FETHİYE - ÖLÜ DENİZ


Ölüdeniz gibi dünyada eşi bulunmayan bir plajı bulunan Fethiye, Türkiye'nin turizm merkezlerinden biridir. Af Kule gibi dalış bakımından çok uygun yerlere sahiptir. Turizme açılmış birçok mağara mevcuttur. Doğal yapısı ile Yamaç paraşütü gibi alternatif sporlar yapılmaktadır. Kelebekler Vadisi ve Kabak Koyu gibi doğası bozulmamış çok özel bölgeler vardır. Günlük turlar ile 12 Adalar diye adlandırılan adalar ziyaret edilebilir.

Ölüdeniz dışında Fethiye civarındaki birbirinden güzel plajları: Belcekız (Belceğiz), Çalış Plajı, İztuzu Plajı (Dalyan)

Bu kadar alternatifin yanında antik çağlardan kalmış kent kalıntıları ile kültür turizmine de açıktır. Fethiye çevresindeki antik kentlerin bazıları şöyledir: Telmessos, Kaunos, Kadyanda, Tlos, Pınara, Letoon ve Xanthos. Bunların dışında zengin eserleriyle Fethiye Müzesi de turizme hizmet etmektedir.

Şövalye Adası: Tarihte Meğri adası, Fethiye adası isimleriyle de anılan Şövalye adası; Fethiye körfezini kapatan ince uzun, lades kemiği şeklinde bir adadır ve limanı korunaklı bir yer haline getirir. Bölgeyi çevreleyen adalar zincirinde üzerinde yerleşim yeri bulunan tek adadır. Şövalye adasının batısında Kızılada, doğusunda Çalış Plajı, güneyinde Fethiye, kuzeyinde açık deniz vardır. Limanın tam göbeğinde olan yerleşiminden dolayı gün boyu güneş ışığını takip eder.

MARMARİS


Bir zamanlar sakin bir balıkçı kasabasıyken, Marmaris,sadece Türkiye’de değil tüm Ege kıyılarında en büyük dinlence yeri olmayı başararak kendini geliştirmiştir.

Yaz sezonuyla birlikte ucuz tatil paketleriyle ihtiyaçlarını karşılayan bir çok otel,restaurant,gece klübü ve mağazalar ile nüfusu 200,000 ‘e yükselen Marmaris; bütün bütçelere uygun kolaylıkları da bulundurmaktadır.

Bu kalkınmaya rağmen Marmaris, yaklaşık 10 km batı koyu boyunca uzanan, bütün yıl süresince çam ağaçlarıyla kaplanmış,şehri çevreleyen dağların yeşi alanlarıylada tanınır.

Kıyı boyunca uzanan sahiller,tarihi şehirler ve kıyı kasabaları günübirlik mesafeler kadar yakındır. Türkiye’nin en yeni ve en büyük yat limanı ve bu nedenle de Turkuaz kıyılarına yapılacak yolculuklar için en faal yat kiralama limanı da buradadır.

İlçenin iklimi,sahilleri ve olanaklarıyla birlikte,ulaştırma altyapısı da ziyaretçiler için cazip bir seçenek oluşturmaktadır.. Dalaman Havaalanının yakınına,Rodos’a giden feribotlara, Datca ve Fethiye yoluna rahatlıkla ulaşılabilen bağlantıları vardır.Yalancı Boğazı’ndaki atölyelerde yapılan yat bakımı ve üretimi,dünyanın dört bir yanından özel gemileriyle limana gelen ziyaretçileri cezbetmektedir. Kışın bile rahatlatıcı ikliminin varlığı,etkileyici dağlarının ve çam ormanlarıyla çevrilmişi Marmarisin uzunca bir zamandır tercih edilen ve elverişli bir tatil noktası olmasında büyük rol oynamıştır.

BODRUM


"Tarihin Babası" olarak bilinen HEREDOT'a göre Dor'lar tarafından kurulmuştur. Daha sonra Karya ve Leleg'ler bu bölgeye yerleşmiş, M.Ö.650 yılında Megeralılar gelerek şehri genişletmişler adını da Halikarnassos olarak değiştirmişlerdir. Bodrum M.Ö. 386 yılında Persler'in egemenliğine girmiştir.
Halikarnassos en parlak devrini M.Ö. 353 yılında Karya bölgesinin başkenti olunca yaşamıştır. Dünyanın yedi harikasından biri olan Mausoleum bu dönemde Kral Mausolos'un anısına kızkardeşi ve aynı zamanda karısı olan Artemisia tarafından yaptırılmıştır.
Bodrum M.Ö. 192 Romalıların eline geçmiş ancak bu dönemde önemli bir gelişme göstermemiştir. M.S. 395 yılında Bizaslıların, M.S. XI yüzyılda Türklerin eline geçmiştir. I. Haçlı savaşlarında Bizanslıların, XIV. yüzyılda tekrar Türklerin eline geçmiştir. 1415 yılında Rodos Şövalyelerinin eline geçmiştir. 1522 yılında Kanuni Sultan Süleyman döneminde tekrar Osmanlı İmparatorluğuna katılmıştır. Cumhuriyetin ilanından sonra adı Bodrum olarak değiştirilmiştir. Günümüzde bodrum Türkiye'nin en ünlü ve tanınmış tatil merkezidir.

ÇEŞME


Çeşme tatil beldesi, kendi adıyla anılan yarımadada, İzmir'in batısında yer alan Çeşme, İzmir'e yakınlığı ile özellikle İzmir'de oturan ve keyifli yaz akşamlarına düşkün İzmirliler için Çeşme tatil yerleri listesinin başında geliyor. İzmir gibi bir merkeze yakınlığı, Ege insanının sıcaklığı, doğa açısından şanslı bir yöre olması, Çeşme'yi mutlaka görülecek tatil mekanları arasında üst sıralara çıkarıyor. Anadolu'nun her köşesinde rastlayabileceğiniz antik eserleri Çeşme'de de görebilirsiniz, ama bizce Çeşme'yi tarihi için değil güneşi, kumu ve cıvıl cıvıl gece hayatı için tercih etmelisiniz.

Çeşme tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler şunlardır: Çeşme Kalesi, Kervansaray, Çeşme Ilıcaları, Şifne (Reisdere) Kaplıca ve Çamuru, Yat Limanı, Alaçatı İskelesi, Çeşme-Altınyunus Yat Limanı.

ALTINOLUK - EDREMİT


Doğal güzelliklerinin yanısıra ve belki -daha önemli- olarak “Tarihsel Birikimlere” sahip olan Altınoluk’ un, eski köy yerleşimi kentin kuzeyinde, tepede yer alır. 1927 yılına kadar adı, “Papazlık” olarak geçen köye ait ilk veriler 16 yy. başlarında Kanuni Sultan Süleyman’ ın (1520-1566) saltanatının ilk yıllarında yapılan sayımlara kadar uzanıyor. Buradan yola çıkarak Papazlık’ ın kuruluşunun 450 yılı aşan bir geçmişe dayandığını söyleyebiliriz. Köyün ilk sakinleri, Osmanlı Devleti’ nin vergi muhafiyeti sağlayarak, derbentçi kaydettiği ve Papazlık’ a yerleştirdiği Söğütlü yörükleridir.

Rum yerleşimi; Yunanistan’ ın Midilli adasından 1820’ li yıllarda çalıştırılmak üzere getirilen Rumların zamanla burada çoğalıp, iskan tutmaları ile oluşmuştur. Rumlar ibadetleri için birde kilise yaptırmışlardır. O dönemde Türk yerleşiminin, Hıdırlar, Kadirler ve Sakarlar olarak anılan ailelerden oluştuğu bilinmektedir. Altınoluk’ ta geçmişten beri süren bu yaşamın günümüze uzanan izleri olan Rum ve Türk sivil mimarlık örnekleri, kültürel birikimimizin en önemli tanıklarıdır. 1991 yılında Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından Kentsel SİT ilan edilen Altınoluk köyünde 36 adet yapı tescil edilmiştir. Köyün önemli bir kısmını kapsayan Koruma amaçlı imar planı, 1994’ ten beri uygulamadadır. Bazı önemli konaklar (Abdullah Efendi Konağı vb.) restore edilmiş olsada, genelde tescilli yapılar acil restorasyon beklemektedir. Bunun yanısıra; koruma planı gereği yeni yapılaşmalar SİT koşullarına uygun oluşmaktadır. Köyün hemen güney eteğinde ve SİT alanına dahil edilen, Altınoluk Antandros Amfi Tiyatrosu 1994 yılında yapımına başlanıp, 1997 yılında bitirilen çok önemli bir kültür ve sanat mekanıdır. Ve sanki, kentsel SİT’ in tamamlayıcısı olmuştur.

AYVALIK


Alibey Adası ya da Cunda: Ayvalık’ı açık denize karşı kapayan bu adaya bir köprü ile karayolundan geçmek mümkündür. Yazları Ayvalık’tan Alibey Adası’na her saat motor seferleri de yapılmaktadır. Adada çok sayıda kilise ve manastır vardır. Kiliselerin en büyüğü Taksiyarhis Kilisesi'dir. Kilisenin büyük çanı Bergama Müzesindedir. Adanın yüksek kesimlerinden boğazların, adaların, içiçe girmiş koyların güzellikleri seyre değer. Ada merkezinde sıralanmış balıkçı lokantalarında, meşhur Papalina, deniz mahsulleri , mezeleri ve zeytinyağlı ot yemekleri ile akşam yemeklerinin zevki doyumsuzdur.

Şeytan Sofrası: Çamlık Orman Kampının yukarısındadır. Eski bir lav birikintisi olan tepe yuvarlak bir sofraya benzer. Demir kafes içinde şeytana ait olduğu söylenen kocaman bir ayak izi vardır. Çam ormanlarla kaplı Ayvalık adalarına hakim yüksek bir tepe olan Şeytan Sofrasından özellikle güneşin batışı izlenmeye değerdir. Bir lokantası bulunmaktadır.

Eski Ayvalık Evleri: Kapıları, alınlıkları, kapı tokmakları, pencereleri, tahta ve taş işçiliği ile görülmeye değer Ayvalık evleri görenleri geçmişe yolculuğa götürür

1 Temmuz 2009 Çarşamba

DİKİLİ


Egenin batıya açılan bir başka kapısı Dikili, Turizmi, Termal Kaplıcaları, Halıcılık ve Tarımıyla kendinden söz ettiriyor.
Sanat ve Kültür şenlikleri, şifalı kaplıcaları, tarih hazinesi Bergama'ya yakınlığı, Yağcıbedir dokuma halıları, Sıcak su kaynakları etkisindeki daha ılık ve temiz denizi, imbat rüzgârları altında yazlıkçıların cenneti.
İzmir'in kuzeyinde Marda Çayından Bakırçaya uzanan 45 km boyunca kum plajlarla kaplı kıyı şeridi, çevresini saran Çandarlı Kalesi, Bademli Köyünün tarihi ve doğal güzelliği, Merdivenli ve Denizköy de ki krater gölleri, tarihi mağara ve ormanları ile Ege'nin incilerinden biri Dikili.

Şiirsel güzellikler sunan parlak güneşin denize batımında grup seyrinin şölene dönüştüğü sahilleri, en fazla oksijen, en az nem oranına sahip havası, büyük kentlere yakınlığı ve ulaşım kolaylığı nedeniyle başta emekliler, yazlıkçılar olmak üzere turistlerin büyük ilgisini çekiyor. Dinlenme ve kaplıca turizmi ile olduğu kadar kültür turizmi ile de hizmet veren ilçe, Dikili limanı ile Dünya'ya açılan önemli bir kapı durumunda.
Dikili sahilinde boydan boya uzanan kum plajlar Egeye açılan temiz deniz özlemi içinde olanları ağırlıyor. Sörf yapanlar, deniz dibine meraklı dalgıçlar berrak denizin tadını çıkarıyorlar. Plajda büfeler, kafe, çay bahçeleri, çeşitli beach club lar da tatilcilere hizmet veriyorlar. Deniz manzaralı odalara sahip, önü plaj olan konaklama tesisleri denize yakınlığı ile tercih ediliyor. Bilhassa yaz aylarında kıyı bandını çevreleyen asfalt yol, kentleri aratmayacak trafik akışına sahne oluyor.
Tatil mevsimini erken karşılayan emekli yazlıkçılar bahçelerinde ise özenle yetiştirdikleri imrendirici çiçekler, renk ahenk katmerli güllerden oluşan çardaklarıyla birbirlerine nispet yapıyorlar. Bahçelerine kurdukları sofralarda kendi yetiştirdikleri bahçe domatesleri, biberleri ile keyifli kahvaltılarla güne başlıyorlar. Akşam saatlerinde güneşin etkisinin azalmasıyla iskele çevresine yürüyüşe çıkanlar, imbat rüzgârlarının esintisinde gün batımını seyrediyor, ertesi güne ağlarını hazırlayan balıkçıların arasından geçerek liman çevresinde restoranların dışarı taşan masalarına kurulup çevreye yayılan anason kokusu eşliğinde Ege balıklarının tadına bakıyorlar.
Dikili'nin tüm panoraması ile Midilli Adası sahilleri ise Barışkent yamaçlarından seyrediliyor.

FOÇA


Foça bircok tarihi ve turustik gezi yerlerine sahiptir. Homeros (unlu tarihci) bahsettigi Siren Kayalıkları Foça'da yer almaktadır. Ona gore oradan gecen denizciler icin bir zamanlar bircok rivayetlere konu olmustur bu kayalıklar.

Foça Turk Rivierasi olara bilinen Mersin, Antalya dan baslayip Izmire kadar uzanan bolgenin icinde bulunmaktadir. Bu da bircok yerli ve yabanci turistleri "mavi tur"lara ve ya diger gezilere durak yapmaktadir.

Osmanli ve diger medeniyetlerden kalan tarihi evler ve mekanlar da, deniz, balik tekneleri ve doga butunlugu ile birlesmesi Foca ya Akdeniz kentlerini animsatmasinda buyuk etkileri vardir.

KUŞADASI


Kuşadası Türkiye'nin tatil ve dinlenme yerleri arasinda en önemlilerinden biri konumumda olup pariltili bir körfezin sahilleri etrafinda kurulmus sevimli bir liman kentidir. Kademe kademe inerek Ege'nin en güzel koyuna hakim olan ilçe, gerek altyapi imkanlari gerekse Kruvaziyer gemilerine verdigi servis agi nedeniyle gelen yolcu sayisi bakimindan Ege'nin en gözde turistik merkezi konumundadir.

Efes, Didim, Priene, Milet gibi antik yerlere olan yakinligindan dolayi ise Ege Sahilinde rakipsiz bir turistik merkez haline gelmistir. Kusadasi'nin bir diger önemli özelligi ise her yastan insanin rahatlikla gezebilecegi kolaylikta bir merkez olmasidir. Efes, Meryem Ana ve diger tarihi mekanlari içeren bir tur yaklasik 5 saat sürer.

İklim: Kusadasi tipi Akdeniz Iklim tipini yasar. Sehir yilin 300 günü güneş ışığı alir.
Kuşadası'nın Nüfusu : 50.000 kisi

29 Haziran 2009 Pazartesi

DİDİM


Aydın il merkezine 108 km uzaklıktaki Didim, önemli turizm merkezleri Bodrum ve Kuşadası’nın hemen yanıbaşında, kuruluşu binlerce yıl öncesine dayanan bir uygarlık beşiği… Tarihi zenginlik ve çeşitliliğin yanı sıra, Ege’nin en güzel kıyılarına da sahip olan Didim’i özellikle yerli ve İngiliz turistler benimsemişler.
Didim, Milet Prienne birbirine yakin önemli antik kentler. Milet’in iyi korunmus tiyatrosu, hamamlari ve antik kent kalintilari görülmesi gereken Didim’e yakin antik kentlerden biri olarak geziliyor.
Didim çevresinde, 26 antik kente sahip olmasiyla ünlü Milas ilçesi, tarihi eserlere, ören yerlerine merakli olanlar için daha bir çok seçenek sunuyor.
Söke-Milas Karayolu’nun 29. km’sinden (Dalyan Sapağı’ndan) sağa döndükten sonra yaklaşık, 24 km. yol aldığınızda Didim’desiniz. Didim’e, İzmir ve Söke otogarlarından her saatte araç bulmak mümkün. Karayolu ulaşımını tercih ediyorsanız yöreye taş yollardan, dar sokaklardan, beyaz, Rum stili, küçük evlerin arasından varıyorsunuz. Didim’in kendi merkezi Yenihisar’da…

GÜMÜLDÜR


Gümüldür, İzmir İli Menderes İlçesi'ne bağlı bir belde olup Ege kıyısın şirin bir beldesi konumundadır. Gümüldür’ün bu jeopolitik konumu, iklim ve arazi durumu ilk çağlardan beri insanların büyük ilgisini çekmiştir. Ege Dağları’nın yeşili ile Ege denizinin mavisinin kucaklaştığı bir noktada kurulmuş; iklimi, doğal güzellikleri, tarihi kalıntıları ile yerli, yabancı herkesin beğenisini kazanan, bu nedenle dünyanın her yerinden insanların gelip yerleştiği veya tatilini geçirdiği, ün geçtikçe büyüyen şirin bir beldemizdir.
Şirin beldemizin geçim kaynakları arasında tarım, ticaret, balıkçılık ve turizm bulunmaktadır. Tarım alanında Mandalinası ile meşhur olan ve Türkiye’nin %80 varan Satsuma Çinsi mandalinasını karşılamaktadır. Her yıl binlerce ton Mandalina üretmekte ve İhracatını gerçekleştirmektedir. Bu sayede belde esnafına ve ticari hayata canlılık getiriyor.
Bölgedeki Turizm yanı sıra gümüldür, tarihi ve doğal güzellikleriyle, jeopolitik konumuyla Ege denizi ve Türkiye’nin en gözde beldelerinden biridir. Turizm alanında birçok değere sahip bu bölgenin tarihi, doğal ve kültürel zenginlikleri, yılın 300 günü güneşli iklimi, temiz kıyı bandı ile büyük bir turizm potansiyeline sahip olan ve yaz sezonunun ekonomisinin önemli bir bölümünü turizmin oluşturduğu Gümüldür Beldesi herkese ve her keseye hitap edebilen bir tatil ve turizm cennetidir.
Bölgenin güneşlenme süresinin fazla oluşu, denizinin ve havasının temiz olması, içinde nesli tükenmekte olan birçok bitki, kuş türü ve deniz canlısını barındıran Gümüldür Ovası, kamping alanları, Mandalina Bahçeleri ve doğal güzelliği kaybolmamış sıcak insanlarıyla turizm alanında gelişmekte olan etkenlerdir. Gümüldür Beldesi aynı anda kültür, deniz, inanç ve doğa turizminin yapılabildiği nadir bölgelerdendir.